SEKTÖRDE MAKİNELEŞMENİN ÖNEMİ:

Üretimde emeğin ve işçiliğin payının daha yüksek  olduğu unlu mamuller sektörü, kalifiye eleman azlığı ve sektörde yeterince eğitimli eleman bulunmaması yüzünden büyük sorunlar yaşıyor. Uzmanlar ve sektörün önde gelen isimleri, gerek  personel sorununu aşmak  gerekse de ürün kalitesini arttırmak için makineleşmenin önemli olduğunu vurguluyor. Ekmekçilik tarihi 8 bin yıl öncesinden; insanların hububatı taşlar arasında kırıp ufaladığı, sonra da bunlara su katıp elde ettiği hamuru yassı bir kaya üzerine yayarak ateşte pişirdiği günlere kadar uzanır. İlkel insan topladığı hububatı ufalardı, aksi takdirde ne çiğneyebilir ne de yumuşatmaksızın sindirebilirdi. Ekmekçiliği ve fırıncılığı ilk geliştiren insanların, bir dizi deneme yanılma sürecinden geçtiği kesindir. Mısırlılar ekmekçilikten keyif alırdı, dahası onlar için ekmek, yaşamlarının simgelerinden biriydi. Ekmek Mısırlılar için o kadar önemliydi ki ölenler bundan sonraki hayatlarında da yoksun kalmasınlar diye mezarlarına bir parça ekmek konuyordu. Ekmek başlıca gıdaları olduğu gibi maaşlarını da ekmek üzerinden alıyorlardı. Piramitleri inşa edenlere emekleri karşılığında ekmek veriliyordu. Kişinin maddi durumu kaç somunu bulunduğuna göre ölçülüyordu. Biracılıktan elde ettikleri mayayı ekmek hamurlarını fermente edip şekillendirmede kullanıyorlardı. Ancak hamurun nasıl fermantasyona uğradığını bir türlü çözemiyorlardı. Mısırlılar zamanla değişik unlar kullanıp çeşitli şekiller bularak ekmek somununu bir sanat yapıtı gibi işlemeye başladı. Yaygın inanışa göre Mısırlı bir fırıncı, unutkanlığından hamurun bir parçasını yoğurmamış, sonra da bunu bir sonraki hamura ilave etmiş, böylelikle tesadüfen bir yöntem geliştirmişti. O günden bu yana belli bir standardın yakalandığı sektör önceleri kara fırınlarda, elektriğin bulunmasının ve sanayide kullanılmaya başlanmasının ardından da elektrikli ocaklarda üretimini sürdürmüş, kendini giderek geliştirip müşterilerine en lezzetli ve kaliteli unlu mamul ürünlerini sunmaya gayret sarfetmiştir. Ancak sektörde kara fırınların ve buna bağlı olarak işçiliğin payı hiç bir zaman azalmamış, gerek halkımızın taş fırın ekmeğine olan düşkünlüğü, gerek işletmecilerin bir bölümünün gelenekçi ve gelişmeye kapalı zihniyeti nedeniyle, bundan 15-20 yıl öncesine kadar unlu mamul sektörü makineyle üretime hep mesafeli durmuştur. MAKİNE SEKTÖRÜNDE SEVİNDİRİCİ GELİŞME Ama son yıllarda fırıncılara makine ve ekipman üreten firmaların sayısında göze görünür bir artış yaşanmış, kendini sürekli geliştiren makine sektörü, unlu mamul üreticilerine her geçen gün daha kaliteli, daha kullanışlı, daha ekonomik ürünler sunmaya başlamış, bu gelişmelere daha fazla duyarsız kalamayan pek çok unlu mamul üreticisi, yaşadığı personel sorunlarının da etkisiyle makineleşmeye yönelmiştir. Ama ne yazık ki, tekonolojinin sunduğu bu nimetlerden faydalanan unlu mamul işletmesinin sayısı olması gerekenden daha azdır. Hele ki ekmekçilik sektöründe, hala geleneksel yollarla üretim yapan on binlerce işletme bulunmaktadır. MAKİNELEŞMENİN ÖNEMİ Gıda sektörü günümüzde insan nüfusunun artması ve bu artan nüfusla birlikte piyasadaki talebin de artmasıyla son yüzyıl içerisinde çok köklü değişimlere uğramıştır. Önceleri, gıda işleme teknikleri piyasadaki mevcut gıda muhafaza, ambalajlama ve taşıma araçlarıyla sınırlıydı. Eski tip gıda işleme tekniklerinde ağırlıklı olarak tuzlama, kürleme, dondurma, kurutma, asitleme ve tütsüleme yöntemleri kullanılmaktaydı. 19. yüzyılda sanayileşme döneminde gıda üretimi hızlı bir şekilde yükseldi. Bu yükselmede yeni kitle pazarlarının ve öğütme, saklama, paketleme, etiketleme ve taşıma gibi gelişmekte olan yeni teknolojilerin büyük oranda katkısı oldu. Tam otomatik gıda fabrikaları hala hayal gibi görünmekte fakat gelecekteki üretim süreçlerinde kullanılacak olan birçok unsur günümüzde gıda sektöründe zaten kullanılmakta. Bazı ülkeler, gıda sektörlerini daha da geliştirmek adına şimdiden dördüncü sanayi devrimi alanında büyük yatırımlar yapmaktadırlar. UNLU MAMULLER SEKTÖRÜNDE MAKİNELEŞME Makinenin icadı ve makineleşme sürecinin insan hayatına sağladığı kolaylıklar saymakla bitmez. Makineler sayesinde küçük-büyük birçok iş artık daha kolay yapılabiliyor. En basit örnekten hareket edecek olursak, eskiden elle yoğrulan hamur, mikserlerin icadıyla kazanlarda yoğrulmaya başlamış, bu da hem fırıncıya zaman kazandırmış. Hem de aynı sürede daha fazla hamur yoğurmanın, dolayısıyla üretim kapasitesinin artmasını sağlamıştır. Yine elektrikli fırınların sektöre kazandırılmasıyla pişirme süreleri kısalmış, daha az personelle daha temiz, daha çevreci, daha sağlıklı ve tasarruflu üretimin önü açılmıştır. Tüm bu gelişmeler sayesinde, unlu mamul üreticilerimiz bugün 10 kişinin yaptığı işi, bir makine daha ucuz bir şekilde ve daha kısa zamanda yapabiliyor. Bununla da kalmıyor, müşterilerine eskisinden daha sağlıklı ve lezzetli ürünler sunarak, firmasının ve markasının güvenilirliğini arttırıyor. MAKİNELEŞME VE İŞ GÜCÜ MALİYETİ Tasarruf sağlayıcı sistem olarak da bilinen otomasyon, makine ile insan gücü tarafından kontrollü olarak yapılan işlerin paylaştırıldığı verimli sistemlerdir. Temelde, “kendi kendine hareket eden” olarak adlandırılan otomasyon, sanayi devrimi ile beraber kendini hissettirmeye başladı. Makineleşme, insan gücü ile makine iş birliğinin bir yansıması olarak hayatımıza girmiştir. Farklı işletmeler ile firmaların genel işleyişinde yapılan iş paylaşımı, insanlar ile makine arasında otomasyon sistemi ile başlamıştır. Özellikle endüstri alanlarında yönetimsel faaliyetler ile bilimsel işlerde insan gücüne ihtiyaç olmadan işlerin yürütülmesi makineleşme ile mümkündür. Bu imalat sistemlerinde, insanların müdahalesine ihtiyaç yoktur. İnsan gücü ile makine arasındaki işin paylaşılma yüzdesi, otomasyon düzeyini belirlemektedir.   Hızlı bir şekilde gelişen ve küreselleşen dünya pazarına yetişmeyi sağlaması açısından üretim otomasyonu çok önemlidir. Hem büyük hem de açık bir pazarın içerisinde yer alan rekabet koşullarında ayakta kalabilmek için güvenli, hızlı ve verimli olmak gerekmektedir. Endüstri alanında bu zorunluluğun karşılığı ise üretimde makineleşmedir. Üretim sistemleri önemsendiği zaman makineleşmenin önemi çok daha iyi anlaşılacaktır. Makineleşmenin bir diğer avantajı da;  insan gücü ile yapılması mümkün olmayan birçok işin makineler ile yapılabilmesidir. Buna ek olarak işçi masraflarını da indiren otomasyon sistemleri için yüksek ücretler ödemeye gerek yoktur. Bu da tasarrufun önünü açmaktadır.